The Simple Present Tense
IN ENGLISHSimdiki-Zaman
Genis-Zaman
Gecmis-Zaman
Gecmiste-Devam-Eden-Zaman
Yakın Geçmiş Zaman
Yakın Geçmiş Zaman II
Geçmiş Zaman (miş)
Geçmiş Zaman (miş) II
Gelecek Zaman
Gelecek Zaman-Going to
Geçmişteki Gelecek Zaman
Gelecekteki Şimdiki Zaman
Gelecekteki Şimdiki Zaman II
Gelecekteki Geçmiş Zaman
The Simple Present Tense” Türkçedeki “Geniş Zaman” anlamına gelmektedir. Bu zamanı iyi bir şekilde kavrayabilmek için hayatın akışı sırasında zaman zarfı içerisinde sürekli yaptığınız veya alışkanlık haline getirdiğiniz işler geniş zamana girer.
I always drink caffee.
Ben daima kahve içerim
I drink milk every night
Her gece süt içerim.
I
You
HE
SHE
IT
We
You
They
We used to listen to the radio but, nowadays we watch television.
Önceleri radyo dinlerdik ama bu aralar TV izliyoruz.
I will go to work after I eat breakfast.
Kahvaltımı yaptıktan sonra işe gideceğim.
Zaman cümlelerinde ana cümle gelecek zaman ya da geniş zaman olduğunda. We’ll leave as soon as Ayşe comes. (Ayşe gelir gelmez çıkacağım.)
Examples / Örnekler
He goes to work by bus every day.
O işe her gün otobüsle gider.
General Fields of Usage / Genel Kullanım Alanları
Alışkanlık haline gelmiş faaliyetlerde kullanılır.
I get up early in the morning.
Sabahları erken kalkarım.
I drink milk everyday.
Her gün süt içerim.
Gerçeklere dayanan ya da kesin gerçek olan durumlarda kullanılır.
The moon revolves around the earth.
Ay dünya etrafında döner.
Programlanmış veya planlanmış faaliyetlerde kullanılır.
The examination starts at 10 o’clock tomorrow.
Sınav, yarın saat 10’da başlar.
Resmi ve merasimle ilgili faaliyetlerde.
John passes the ball to Bill.
John Bill’e pas veriyor.
I pronounce you man and wife.
Sizi karı koca ilan ediyorum.
Megan always helps me.
Megan bana daima yardım eder.
Olumsuz İfadeler
They don’t study hard.
Onlar çok ders çalışmazlar.
Tarık doesn’t read newspaper every day.
Murat her gün gazete okumaz.
Evet-Hayır Soruları
Do you usually get up early?
Genellikle erken kalkar mısın?
Does he always play golf?
O her zaman golf oynar mı?
Kısa Cevaplar
Yes, I do. / Evet, öyle yaparım.
Yes, he does. / Evet, öyle yapar.
No, I don’t. / Hayır, yapmam.
No, he doesn’t. / Hayır, öyle değil.
“Ne” Soruları
How do they feel?
Onlar nasıllar?
Why does she smile so much?
Neden bu kadar çok güler?